
Tokat'ta Kan Donduran Cinayet: Sanıklar Serbest mi Kalacak?
Tokat'ın Erbaa ilçesinde meydana gelen ve 2 kişinin ölümüyle sonuçlanan korkunç patlama olayının yankıları sürüyor. Olayla ilgili tutuklu yargılanan Turgay Ö. ve İsmail G., mahkemede yaptıkları savunmalarla dikkat çekti. Sanıklar, patlamayla herhangi bir ilgilerinin olmadığını iddia ederek tahliyelerini talep etti. Peki, mahkeme heyeti bu talebe nasıl yanıt verdi? İşte detaylar...
Olayın Arka Planı
18 Mayıs 2024 tarihinde, Tokat'ın Karayaka beldesi Hürmüzlü Mahallesi'ndeki bir bağ evine yapılan ihbar üzerine jandarma ekipleri harekete geçti. Eve girdikleri sırada meydana gelen patlama, adeta bir felakete yol açtı. Olayda 5'i jandarma personeli olmak üzere toplam 6 kişi yaralandı. Yaralılardan Sefa Can Karaçoban, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken, baba Ahmet Karaçoban ise evinde tedavi gördüğü sırada 23 Şubat 2025 tarihinde yaşamını yitirdi. Olayla ilgili olarak Turgay Ö. ve İsmail G. gözaltına alınarak tutuklandı.
Mahkeme Süreci ve Sanıkların Savunmaları
Tokat 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, 'tasarlayarak kasten öldürme' suçlamasıyla yargılanan sanıklar, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Sanıklar, savunmalarında patlamayla ilgilerinin olmadığını belirterek, "Bizim bu olayla hiçbir alakamız yok. Masumuz ve tahliyemizi istiyoruz" şeklinde konuştu. Duruşmada dinlenen 3 tanık da olayla ilgili bildiklerini anlattı. Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı erteledi.
Olayın Toplumsal Etkileri ve Sonuç
Tokat'ta yaşanan bu vahim olay, bölgede derin bir üzüntüye neden oldu. İki masum insanın hayatını kaybetmesi, toplumda büyük bir infial yarattı. Olayın aydınlatılması ve suçluların cezalandırılması için kamuoyu adalet bekliyor. Mahkeme sürecinin nasıl ilerleyeceği ve sanıkların akıbeti, merakla takip ediliyor.
Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için güvenlik önlemlerinin artırılması ve toplumun bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, her bir can kaybı, telafisi mümkün olmayan bir kayıptır ve adaletin tecelli etmesi, toplumun huzuru için elzemdir.














