Silivri merkezli 6,2 şiddetindeki deprem, İstanbul'da yaşayan vatandaşlarda büyük bir tedirginliğe yol açtı. Depremin ardından birçok kişi, yaşadığı binanın sağlamlığı konusunda endişelenmeye başladı. Uzmanlar, deprem riskini belirleyen en önemli faktörlerin, fay hatlarına yakınlığın yanı sıra zeminin durumu ve bina kalitesi olduğunu vurguluyor.
Zemin Sıvılaşması: İstanbul İçin Büyük Tehlike
İnşaat Yüksek Mühendisi Ferhat Sakallı, İstanbul'un karmaşık jeolojik yapısının, aynı büyüklükteki depremin farklı bölgelerde farklı şiddetlerde hissedilmesine neden olabileceğine dikkat çekiyor. Özellikle zayıf, gevşek ve suya doygun zeminlerin, sismik dalgaların etkisini büyüterek zemin sıvılaşması gibi ciddi tehlikeleri ortaya çıkarabileceğini belirtiyor. Sakallı, yapılaşma öncesinde yapılacak detaylı zemin etütlerinin hayati önem taşıdığını vurguluyor.
Sakallı, "İstanbul gibi aktif deprem kuşağında yer alan şehirlerde, depremin etkisi yalnızca fay hattına olan mesafeyle sınırlı değil. Zemin özellikleri ve yapı kalitesi de depremin yapılar üzerine etkisini doğrudan belirleyen faktörler arasında yer alıyor" dedi. Her depremin ardından bu konuların gündeme geldiğini ifade eden Sakallı, kalıcı çözümler için somut adımların atılması gerektiğini belirtti.
Mühendislik Hizmeti Şart!
İstanbul'daki yapı stokunun büyük bir bölümünün mühendislik hizmeti alınmadan inşa edildiğini anlatan Sakallı, "Taşıyıcı sistemlerin yetersiz dayanımı, düşük kaliteli malzemelerin kullanımı ve denetim eksiklikleri, bu yapıların deprem karşısında yüksek risk taşımasına neden oluyor" şeklinde konuştu.
Yapı güvenliğini artırmak için denetim süreçlerinin daha etkin hale getirilmesi gerektiğine vurgu yapan Sakallı, "Mevcut yapıların performans analizlerinin yapılması ve ihtiyaç halinde güçlendirilmesi gerekiyor. Ayrıca, riskli yapıların kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesi, depreme karşı dirençli şehirler inşa etmenin temel adımlarından biri" değerlendirmesi yaptı.
Vatandaşlar Parklarda ve Açık Alanlarda Kalmaya Devam Ediyor
23 Nisan'da meydana gelen deprem ve sonrasında yaşanan artçı sarsıntıların ardından evlerine girmek istemeyen bazı vatandaşlar parklarda ve açık alanlarda kalmaya devam ediyor. Zeytinburnu Millet Bahçesi'nde çadır kuran çok sayıda kişi, önceki geceyi de burada geçirdi. Bazı vatandaşlar da araçlarında uyumayı tercih etti.
Millet bahçesinde kalan Hamza Engin, artçı sarsıntılar nedeniyle evde bulunmaktan çekindiklerini anlattı. Engin, deprem sırasında binalarının hasar gördüğünü, bu nedenle endişe ettikleri için dışarıda kaldıklarını söyledi. Artçı sarsıntıların devam etmesi halinde memlekete gitmeyi düşündüklerini dile getiren Engin, en çok çocuklar için endişelendiğini kaydetti.
Deprem sonrası Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, deprem fırsatçılarına geçit verilmeyeceği belirtilirken, 1.079 adet üründe, 236 işletmenin fiyat artışı yaptığı tespit edildiği duyuruldu.
Silivri depremi, İstanbul'da yaşayan vatandaşların deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine neden oldu. Uzmanların uyarıları dikkate alınarak, zemin etütlerinin yapılması, mühendislik hizmeti alınması ve riskli yapıların kentsel dönüşümle yenilenmesi, olası bir büyük depremde can kayıplarının önüne geçmek için hayati önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, deprem değil, binalar öldürür.
