26 Nisan 2025 Cumartesi

Türkiye'nin Enerji Devrimi! Denizden Gelen Rüzgar Tokat'ı Uçuracak

Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarına yaptığı yatırımlarla adından söz ettirmeye devam ediyor. Özellikle rüzgar enerjisi alanında atılan dev adımlar, ülkenin enerji bağımsızlığına önemli katkılar sağlayacak gibi görünüyor. Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Deniz Üstü Rüzgar Enerjisinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ufuk Yaman, Türkiye’nin deniz üstü rüzgar potansiyelinin ülkeyi enerji, teknoloji ve ihracat alanında küresel bir aktör haline getirebileceğini belirtti. Bu açıklama, sektörde büyük bir heyecan yaratırken, özellikle Tokat gibi şehirler için yeni fırsatlar doğurabileceği öngörülüyor.

Deniz Üstü Rüzgar Enerjisi: Yeni Bir Sanayi Doğuyor

Türkiye'nin karasal rüzgar enerjisi sektörünün 2,2 milyar dolarlık bir hacme ulaştığı ve cirosunun %70’ini ihracattan elde ettiği düşünüldüğünde, deniz üstü rüzgar enerjisindeki potansiyel çok daha büyük olabilir. Yaman, doğru politikalar ve desteklerle önümüzdeki 10 yılda bu alanda ciddi bir sanayi oluşturulabileceğini vurguluyor. Bu durum, Türkiye'nin sadece enerji üretimiyle yetinmeyip, aynı zamanda teknoloji geliştirme ve ihracat alanlarında da söz sahibi olabileceği anlamına geliyor.

Deniz üstü rüzgar enerjisi yatırımları, Türkiye'nin cari açığını azaltacak yeni bir sanayi dalı yaratma potansiyeline sahip. Bu yatırımlar sayesinde:

  • Yerli tedarik zinciri güçlenecek
  • Teknoloji geliştirme imkanları artacak
  • İhracat potansiyeli yükselecek

Türkiye'nin Rüzgar Enerjisindeki Potansiyeli

WindEurope verilerine göre, Türkiye 13,8 GW kurulu rüzgar gücüyle Avrupa’da altıncı sırada yer alıyor. Ancak deniz üstü rüzgar enerjisinde henüz başlangıç aşamasında olan Türkiye, Ember verilerine göre 75 GW’lik muazzam bir potansiyele sahip. Bu potansiyel, sadece enerji üretimiyle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda Tokat’tan İstanbul’a, 81 ilin tamamında ekonomik kalkınmayı destekleyecek bir fırsat sunuyor.

Marmara'da İlk Adımlar ve Gelecek Beklentiler

Türkiye, deniz üstü rüzgar projeleri için Marmara Denizi’nde üç bölgede ölçüm çalışmalarını sürdürüyor. İki alanın teknik analizlerde uygun bulunması, fizibilite çalışmalarının 2025’in ilk çeyreğinde tamamlanması planlanıyor. Bu projeler, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadelede stratejik bir adım olarak öne çıkıyor.

Ufuk Yaman'ın Danimarka’daki Middelgrunden deniz üstü rüzgar santraline yapılan teknik gezi sırasında yaptığı açıklamalar, Türkiye'nin rüzgar enerjisi konusundaki kararlılığını ve potansiyelini bir kez daha gözler önüne seriyor. Yaman, "Önümüzdeki 10 yılda bu alanda ciddi bir sanayi oluşturabiliriz," diyerek, Türkiye'nin enerji sektöründe yeni bir sayfa açabileceğini ifade ediyor.

Türkiye'nin rüzgar enerjisi alanındaki bu atılımı, sadece enerji üretimiyle sınırlı kalmayacak, aynı zamanda teknoloji geliştirme, ihracat ve ekonomik kalkınma gibi alanlarda da önemli katkılar sağlayacak. Özellikle Tokat gibi şehirlerin bu potansiyelden en iyi şekilde yararlanması, bölgesel kalkınmaya ivme kazandırabilir. Deniz üstü rüzgar enerjisi projeleri, Türkiye'nin enerji bağımsızlığına ulaşmasında ve küresel rekabet gücünü artırmasında kritik bir rol oynayacak. Bu projelerin hayata geçirilmesiyle birlikte, Türkiye'nin enerji sektöründe yeni bir dönemin başlayacağı söylenebilir.

İlgili Haberler