
Sivas'ta Maden Faciası: İhmal İddiaları ve Şok Detaylar!
Sivas'ta bir maden ocağında meydana gelen patlama, ihmal iddialarını beraberinde getirdi. HEM Grup Madencilik'e ait kömür madeninde yaşanan olayda, İran uyruklu bir işçi hayatını kaybederken, iki işçi de yaralandı. Sivas Çevre Platformu'nun açıklamaları ise olayın vahametini gözler önüne serdi. İşte detaylar...
Korkunç İddia: Şekerle Patlayıcı Üretimi
Olay, 26 Mayıs 2025 tarihinde saat 15.55'te, Sivas'ın Zara ilçesi Kardere ve Bolucan köyleri arasında bulunan Yanık mezrasında meydana geldi. İddiaya göre, madende çalışan İran uyruklu işçiler, sodyum klorat ve şeker karıştırarak patlayıcı madde üretmeye çalışırken patlama meydana geldi. Patlamayla birlikte çevrede bulunan kimyasal dolu çuvallar da alev aldı ve yangının şiddeti daha da arttı. Patlamada Ali Rıza Nesirzade adlı İranlı işçi olay yerinde hayatını kaybederken, diğer iki İranlı işçi ise ağır yaralandı. Yaralılar, Sivas Numune Hastanesi ile Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi altına alındı.
Sivas Çevre Platformu'ndan Sert Tepki: Faaliyetler Durdurulsun!
Olayın ardından basına açıklama yapan Sivas Çevre Platformu Kurucusu Adnan Yılmaz, kamuoyunu sarsan çarpıcı bilgiler paylaştı. Yılmaz, firmanın güvenlik ve denetim prosedürlerine aykırı bir şekilde madende patlayıcı üretimi yaptığını öne sürdü. "Patlayıcı üretimi amacıyla sodyum klorat ve şeker karıştırılıp sıkıştırıldığı sırada patlama meydana geliyor. Bu sırada çevrede bulunan klorat çuvallarının da alev almasıyla faciaya dönüşüyor. Bu, düpedüz ihmal değil cinayettir!" ifadelerini kullanan Yılmaz, firmanın tüm faaliyetlerinin durdurulmasını ve sorumluların yargı önüne çıkarılmasını istedi.
Soruşturma Başlatıldı, Gözler Denetimlerde
Patlamanın ardından Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili çok yönlü soruşturma başlatıldı. Olay yerinde jandarma, AFAD ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ekiplerinin yaptığı incelemeler sonucunda, patlayıcıların usulsüz yollarla hazırlandığı ve iş sağlığı güvenliği önlemlerinin yeterince alınmadığı değerlendiriliyor. Kamuoyunda ise “Bu madene kim izin verdi?”, “İşçiler neden kendi patlayıcısını üretmek zorunda kaldı?”, “Denetimler nerede?” gibi sorular yankı buluyor.
Türkiye, her yıl onlarca işçinin hayatını kaybettiği maden kazalarıyla gündeme gelirken, bu son olay bir kez daha iş sağlığı ve güvenliği denetimlerinin yetersizliğini gözler önüne serdi. Sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar, sorumluların yargı önüne çıkarılmaması halinde benzer kazaların yaşanabileceği uyarısında bulunuyor. Bu tür faciaların önüne geçmek için, madenlerdeki güvenlik önlemlerinin artırılması ve denetimlerin sıklaştırılması büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, ihmaller zinciri sonucu yaşanan bu tür acı olaylar tekrar yaşanmaya devam edecektir.