Bartın'da yaşanan nefes kesen bir olayda, polisin "dur" ihtarına uymayan ve yaklaşık 30 kilometre boyunca kaçan alkollü sürücü, kaza yaptı. Yaralanan sürücü, olay yerinde arabası için gözyaşı dökerken, yardımına yine polis ekipleri koştu. Bu sıra dışı olay, hem şaşkınlık yarattı hem de alkollü araç kullanmanın tehlikelerini bir kez daha gözler önüne serdi.
Film Gibi Kovalamaca ve Kaza Anı
Olay, Bartın'ın Orduyeri Caddesi'nde başladı. 74 AAN 037 plakalı Tofaş marka otomobilin sürücüsü E.Y. (23), polisin "dur" ihtarına uymayarak kaçmaya başladı. Hızla uzaklaşırken bir polis memurunun üzerine aracını süren sürücü, Bartın-Amasra yolu üzerinden Kurucaşile istikametine doğru kaçışını sürdürdü. Tüm uyarılara rağmen durmayan ve orta refüje de çarpan sürücü, yaklaşık 30 kilometrelik kovalamacanın ardından Bozköy mevkisinde virajı alamayarak su kanalına uçtu. Bu tehlikeli kovalamaca, adeta bir film sahnesini andırıyordu.
Polis Yardıma Koştu, Sürücü Arabası İçin Ağladı
Kanala düşen otomobilden çıkarılan yaralı sürücü, sırtüstü yattığı yerde "Ben iyiyim, ama arabam ne olacak?" diyerek gözyaşı döktü. Şahsın "Babam bu arabayı bu halde görürse beni boğar" sözleri dikkat çekti. Yaralı sürücüye ilk müdahaleyi olay yerine gelen polis ekipleri yaptı. Olayda başka bir araç ya da kişi zarar görmezken, polis ve jandarma geniş güvenlik önlemi aldı. Bu durum, polisin sadece bir kolluk kuvveti olmadığını, aynı zamanda insanlara yardım eli uzatan bir kurum olduğunu da gösterdi.
Ehliyetsiz ve Alkollü Sürücü, Ailesi Kayıp Başvurusu Yapmıştı
Kaza sonrası yapılan incelemede, sürücünün 231 promil alkollü olduğu ve ehliyetinin bulunmadığı tespit edildi. Ayrıca aracın, mahalle muhtarı olan babasına ait olduğu ve izinsiz alındığı öğrenildi. Daha da ilginç olanı, sürücü E.Y.’nin ailesi, kendisine ulaşamayınca jandarma karakoluna giderek kayıp başvurusu yapmıştı. Hastane polisi tarafından fark edilen E.Y.'nin kazazedeyle aynı kişi olduğu anlaşılınca aile bilgilendirildi ve hastaneye yönlendirildi. Bu olay, alkolün ve ehliyetsiz araç kullanmanın nelere yol açabileceğini acı bir şekilde ortaya koydu.
Bu olay, alkollü ve ehliyetsiz araç kullanmanın ne kadar tehlikeli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Hem kendi hayatını hem de başkalarının hayatını tehlikeye atan bu sürücünün yaşadığı pişmanlık, umarız ki diğer sürücülere de örnek olur ve benzer olayların yaşanmasının önüne geçer. Unutmayalım ki, alkollü araç kullanmak sadece yasal bir suç değil, aynı zamanda vicdani bir sorumluluktur.
