26 Nisan 2025 Cumartesi

Muş'un Ağlayan Gelinleri Büyüledi! Görmek İçin Geldiler, Dokunmadılar

Muş'un göz kamaştıran doğal güzellikleri, baharın gelişiyle birlikte ziyaretçi akınına uğruyor. Özellikle Karaağaç Dağı'nda açan endemik ters laleler, namı diğer "ağlayan gelinler", doğaseverlerin ve fotoğraf tutkunlarının ilgisini çekiyor. Türkiye'nin dört bir yanından gelen doğa tutkunları, bu eşsiz manzarayı görmek için kilometrelerce yol kat ediyor.

Ters Laleler İçin 500 Kilometre Yol Geldiler

Muş'un 1800 rakımlı Karaağaç Dağı'nın zirvesinde yetişen ve sadece 20 gün canlı kalabilen ters laleleri görebilmek için bazı ziyaretçiler 500 kilometreden fazla yol kat etti. Zorlu bir yürüyüşün ardından bu nadide çiçeklere ulaşan doğaseverler, onlara dokunmaya bile kıyamadı. Bu durum, doğaya duyulan saygının ve koruma bilincinin güzel bir örneği olarak kayıtlara geçti.

Anadolu'nun kapılarının açıldığı Muş, baharın gelişiyle birlikte adeta bir cennete dönüşüyor. Endemik ve nadir bir tür olan ters lalelerin oluşturduğu görsel şölen, bölgeyi ziyaret eden herkesi büyülüyor. Trabzon'dan gelen bir grup doğasever, iki saatlik zorlu bir yürüyüşün ardından Karaağaç Dağı'na ulaştı ve ters laleleri fotoğraflamak için büyük çaba sarf etti. Nesli tehlike altında bulunan bu özel çiçeklere dokunmaya çekinen ziyaretçiler, doğayı koruma bilinciyle sadece fotoğraf çekmekle yetindi.

Trabzon'dan Muş'a ters laleleri görmek için gelen Yazar Gönül Erdem Akan, duygularını şu sözlerle ifade etti: "Trabzon’dan özlemini duyduğumuz ters laleleri, yani ağlayan gelinleri görmek için Muş’a geldik. Aramızda Türkiye’nin dört bir yanından, İzmir’den, Antalya’dan gelen doğaseverler var. Farklı meslek gruplarından ve çeşitli yaşlardan oluşan bir topluluğuz. Şu anda bin 800 rakıma ulaştık. En yaşlı üyemiz 81 yaşında ve kendisi çok usta bir fotoğrafçıdır. Burada çok güzel kareler yakalıyor. Ters laleler çok değerli canlılar. Bizler doğasever ve bilinçli insanlarız. Yere çöp atmıyoruz, hiçbir bitkiye zarar vermiyoruz. 100 kişilik grubumuzla bu konuda son derece duyarlıyız. Bizi izleyen herkese sesleniyoruz: Ters laleleri görmeye mutlaka gelin, ancak koruyarak gelin. Kesinlikle zarar vermeyin, koparmayın, üzerine basmayın. Bu bitkilere zarar verilmesi halinde çok yüksek miktarda para cezaları uygulanıyor. 500 kilometre yol geldik. Şu anda bin 800 metre yükseklikteyiz. Çok güzel ters laleleri, yani ağlayan gelinleri gördük, seyrettik ama dokunmadık. Sadece seyrettik ve sevdik."

Doğaseverlerden Anlamlı Çağrı

Doğaseverler, ters laleleri ziyaret eden herkese önemli bir çağrıda bulunuyor: "Bu eşsiz güzellikleri koruyalım, gelecek nesillere aktaralım." Ters lalelerin korunması, bölgenin doğal zenginliğinin devamlılığı açısından büyük önem taşıyor. Ziyaretçilerin bilinçli davranması, bu nadide bitki türünün zarar görmesini engelliyor.

Trabzon Fotoğraf ve Dağcılık Kulübü 2. Başkanı Murathan Bayrak, Muş'a daha önce de geldiklerini belirterek, "İlk defa bu kadar kalabalık bir gezi düzenledik. İki otobüs dolusu doğasever olarak buraya geldik. Çiçeklere de tam zamanında rastladık. Bol bol fotoğraf çektik. Gayet memnunuz. Gezmeye devam edeceğiz" dedi.

Muş'un Doğal Güzellikleri Turizme Katkı Sağlıyor

Muşlu Fotoğraf Sanatçısı Kenan Demir, Trabzon'dan gelen gruba rehberlik yaparak, "Trabzon ilinden yaklaşık 100 kişilik fotoğrafçı ve doğasever grup, bugün ilimizi ziyaret etti. 2023 yılında da gelen grup, Muş’un doğasından ve misafirperverliğinden etkilenerek bu yıl tekrar şehrimize geldi. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Bugün misafirlerimize ilimizin tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini gezdirerek rehberlik yapıyor, aynı zamanda bu güzelliklerin fotoğraflanmasına da destek veriyoruz. Katılımlarından dolayı hepsine teşekkür ederiz" şeklinde konuştu.

Muş'un doğal güzellikleri, özellikle ters lalelerin varlığı, bölge turizmine önemli katkılar sağlıyor. Doğa turizminin gelişmesi, hem bölge ekonomisine katkıda bulunuyor hem de doğal güzelliklerin korunması için farkındalık yaratıyor. Bilinçli turizm anlayışıyla, Muş'un eşsiz doğası gelecek nesillere aktarılabilir.

Muş'un ağlayan gelinleri, sadece bölge halkı için değil, tüm Türkiye için önemli bir doğal zenginliktir. Bu güzellikleri korumak ve gelecek nesillere aktarmak, hepimizin sorumluluğundadır. Doğa severlerin bu duyarlılığı, diğer ziyaretçilere de örnek teşkil etmelidir. Unutmayalım ki, doğayı korumak geleceğimizi korumaktır.

İlgili Haberler