İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, uluslararası çapta kırmızı bültenle aranan iki ve ulusal düzeyde aranan bir şüphelinin Gürcistan'da yakalanarak Türkiye'ye iade edildiğini duyurdu. Bu operasyon, Türkiye'nin uluslararası suçlarla mücadelesinde kritik bir adım olarak öne çıkıyor. Operasyon, Emniyet Genel Müdürlüğü Interpol-Europol Daire Başkanlığı koordinasyonunda ve Artvin İl Emniyet Müdürlüğü'nün titiz çalışmaları sonucunda başarıyla tamamlandı.
Dolandırıcıların Kirli Geçmişleri Ortaya Çıktı
Operasyon kapsamında yakalanan şüphelilerin suç profilleri oldukça dikkat çekici. İşte o isimler ve suçları:
- Ç.K.: "Dolandırıcılık" suçundan kırmızı bültenle uluslararası düzeyde aranıyordu.
- R.Ö.Y.: "Kendisini kamu görevlisi ya da banka, sigorta, kredi kurumu çalışanı olarak tanıtarak dolandırıcılık" suçundan kırmızı bültenle uluslararası düzeyde aranıyordu.
- E.Ç.: "Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçundan ulusal düzeyde aranıyordu.
Bu şahısların yakalanması, dolandırıcılık suçlarına karışanların adaletten kaçamayacağı mesajını net bir şekilde veriyor.
Sarp Sınır Kapısı'nda Nefes Kesen Teslim
Şüpheliler, Gürcistan güvenlik birimlerince yakalandıktan sonra Artvin Sarp Kara Hudut Kapısı'nda Türk yetkililere teslim edildi. Artvin İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince teslim alınan şahısların Türkiye’ye iadesi sağlandı ve adli süreç başlatıldı. Bu teslimat, iki ülke arasındaki işbirliğinin ve suçluların iadesi konusundaki kararlılığın bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Bakan Yerlikaya'dan Suç Örgütlerine Sert Uyarı
İçişleri Bakanı Yerlikaya, operasyon sonrası yaptığı açıklamada, “Uluslararası suçlarla mücadelemiz kararlılıkla sürüyor. Hangi ülkeye kaçarlarsa kaçsınlar, onları bulup adalete teslim edeceğiz. Emniyet teşkilatımıza ve iş birliği yapan ülkelere teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Bu sözler, Türkiye'nin suçlularla mücadeledeki azmini ve kararlılığını bir kez daha vurguluyor.
Bu operasyon, uluslararası dolandırıcılık şebekelerine karşı önemli bir zafer olarak kayıtlara geçti. Türkiye'nin kararlı duruşu ve uluslararası işbirliği sayesinde, suçluların eninde sonunda adalete teslim olacağı bir kez daha kanıtlandı. Yakalanan şüphelilerin yargılanmasıyla birlikte, dolandırıcılık mağdurlarının da bir nebze olsun rahatlaması bekleniyor.
