Kanseri Yendi, İstanbul'u Bıraktı! İşte Ahmet Bey'in Sırrı
İstanbul'da kanserle mücadele eden Ahmet Soner, doktorunun tavsiyesi üzerine hayatında büyük bir değişiklik yaptı. Stresten uzaklaşmak için eşiyle birlikte doğup büyüdüğü Sivas'a taşınan Soner, köy hayatının huzurunu keşfetti. Peki, bu zorlu süreç nasıl atlatıldı ve Sivas'a taşınma kararı nasıl alındı?
Kanser Teşhisi ve Zorlu Tedavi Süreci
39 yaşındaki Ahmet Soner, 2015 yılında testis kanseri teşhisiyle karşılaştı. Hastanede tek başına öğrendiği bu haber, hayatında büyük bir dönüm noktası oldu. Ailesinin ve eşinin desteğiyle tedavi sürecine başlayan Soner, yaşadığı zorlukları şu sözlerle anlatıyor:
Kanser olduğumu, bu teşhisin bana konulduğunu hastanede tek başımayken öğrendim ve bu da bende çok büyük bir psikolojik yıkım oluşturdu. 2015 yılının Ocak ayında ameliyat oldum ve Mart ayında da kemoterapi tedavisine başlandım. Benim için çok zor bir süreçti.
Tedavi sürecinde ailesi ve eşi Duygu Soner'in büyük desteğini gören Ahmet Bey, 2015 Ağustos'unda sağlığına kavuştu. Ancak doktorları, kanserin tekrarlama riskine karşı sürekli olarak stresten uzak durması gerektiğini vurguluyordu.
İstanbul'dan Sivas'a Uzanan Yeni Bir Hayat
Doktorların tavsiyesi üzerine, Ahmet Bey ve eşi Duygu Hanım, İstanbul'un stresli yaşamından uzaklaşmak için Sivas'a taşınmaya karar verdiler. Bu ani karar, hayatlarında yeni bir sayfa açmalarını sağladı. Ahmet Bey, bu kararı nasıl aldıklarını şöyle açıklıyor:
Doktorum her kontrole gittiğimde bana sürekli, bu kanser türünün tekrarlama durumu yüksek, bu hastalık seninle ömür boyu devam edecek diyordu. Bu kanser sürecinden sonra doktorum her kontrole gittiğimde stresten uzak, daha temiz havaya sahip doğal bir yerde yaşaman lazım önerisinde bulunuyordu. Ben de her seferinde doktoruma bunu İstanbul’da nasıl başaracağım diye soruyordum. Bu durum üzerine memleketim Sivas’a taşınmaya karar verdik.
Sivas'a taşındıktan sonra çift, köyleri gezmeye ve doğal yaşamla iç içe olmaya başladı. Bu süreçte çektikleri videoları sosyal medyada paylaşarak, hem stres atıyor hem de yeni dostluklar kuruyorlar.
Köy Hayatının İyileştirici Gücü
Ahmet Bey ve Duygu Hanım, Sivas'ın köylerini gezerken yaşadıkları deneyimleri şu şekilde aktarıyorlar:
Buraya geldiğimiz için çok mutluyuz. Sivas’ımız çok güzel bir şehir, doğal, havası temiz, stresten uzak ve İstanbul kadar kalabalık değil. Eşimle birlikte Sivas’ın köyleri gezmeye başladık. Köylerde de çekimler yapıyoruz. Köylerden yaptığımız birkaç paylaşımdan sonra köylülerin bize karşı çok fazla ilgisi oldu. Herkes bizi evine ve köyüne davet etmeye başladı. Biz de fark ettik ki bundan mutlu oluyoruz ve stres atıyoruz.
Köy hayatının stresi azaltıcı ve iyileştirici etkileri, Ahmet Bey'in sağlığına olumlu katkılar sağlıyor. Yeni insanlarla tanışmak ve doğal güzelliklerin tadını çıkarmak, kanserle mücadele sürecinde ona büyük bir motivasyon kaynağı oluyor.
- Temiz hava
- Doğal yaşam
- Stresten uzak ortam
- Yeni dostluklar
Sonuç
Ahmet Soner'in kanserle mücadelesi ve Sivas'a taşınma kararı, hayatın zorluklarına karşı umut dolu bir örnek teşkil ediyor. Stresten uzak, doğal bir yaşamın sağlık üzerindeki olumlu etkileri, bu hikayede açıkça görülüyor. Ahmet Bey ve Duygu Hanım'ın köy hayatında buldukları huzur, onlara yeni bir başlangıç yapma ve hayata daha sıkı tutunma fırsatı sunuyor. Bu ilham verici hikaye, zor zamanlarda umudu kaybetmemek ve hayatın sunduğu güzelliklere odaklanmak gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.
