Kan Donduran Cinayet: Sevgilisini Öldürüp İntihar Etti!
Tokat Gündem

Kan Donduran Cinayet: Sevgilisini Öldürüp İntihar Etti!


27 June 20255 dk okuma44 görüntülenmeSon güncelleme: 20 December 2025

İstanbul'da yaşanan korkunç olayda, 61 yaşındaki Hüsniye Metin, sevgilisi Mustafa Gül tarafından evinde silahla vurularak öldürüldü. Cinayetin ardından aynı silahla intihar eden Gül'ün, Metin'i daha önce de tehdit ettiği ve bu nedenle hakkında şikayet bulunduğu ortaya çıktı. Bu kan donduran olay, Sarıyer'i yasa boğdu.

Tehditler Sonucu Gelen Ölüm

Reşitpaşa Mahallesi'nde meydana gelen olayda, Mustafa Gül'ün Hüsniye Metin'i yaklaşık 5 aydır tehdit ettiği iddia ediliyor. Komşuların ifadelerine göre, Gül'ün "Önce seni, sonra kendimi öldürürüm" şeklinde tehditler savurduğu belirtildi. Hüsniye Metin'in, Mayıs ayında Gül hakkında 'tehdit' suçundan şikayetçi olduğu da öğrenildi. Bu şikayete rağmen, yaşanan bu acı olay engellenemedi.

Olay günü, saat 18.30 sıralarında Mustafa Gül, Hüsniye Metin'in evine gitti. Evde çıkan tartışma sonucu Gül, yanında getirdiği silahla önce Hüsniye Metin’i başından ve karnından vurdu, ardından aynı silahla kendi başına ateş etti. Silah seslerini duyan komşuların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.

Eve giren ekipler, iki kişiyi kanlar içinde yerde yatarken buldu. Yapılan ilk kontrollerde, Hüsniye Metin ile Mustafa Gül’ün yaşamını yitirdiği belirlendi. Olay yeri incelemesinde Metin’in başından ve karnından vurulduğu, Gül’ün ise elinde bıçak bulunduğu ve başından vurularak öldüğü tespit edildi.

Adli Süreç ve Soruşturma

Hüsniye Metin’in 1, Mustafa Gül’ün ise 2 ayrı suç kaydı bulunduğu belirlendi. İki kişinin cenazeleri otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılırken, olayla ilgili adli soruşturma başlatıldı. Polis, olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için çalışmalara devam ediyor. Bu trajik olay, kadına karşı şiddetin ve tehdidin ne kadar ciddi sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Kadına Şiddete Karşı Farkındalık

Bu üzücü olay, kadına yönelik şiddetin toplumumuzdaki acı bir gerçeği olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Şiddetin her türlüsüne karşı durmak, farkındalık yaratmak ve gerekli önlemleri almak hepimizin sorumluluğundadır. Unutmayalım ki, şiddete sessiz kalmak, şiddeti onaylamak anlamına gelir.

İstanbul Sarıyer'de yaşanan bu korkunç olay, bir kadının hayatına mal olurken, bir erkeğin de intiharıyla sonuçlandı. Tehdit ve şiddetin önlenmesi için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği açıkça görülüyor. Yetkililerin ve toplumun bu konuda daha duyarlı olması, benzer olayların yaşanmaması için büyük önem taşıyor.