
İsrail'den İran'a Şok Saldırı! Füze Rampaları İmha Edildi Mi?
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF),Hava Kuvvetleri'nin İran'ın batısında İsrail'in iç bölgelerine yönelik onlarca füze rampasını imha ettiğini duyurdu. Bu ani ve beklenmedik saldırı, bölgedeki gerilimi tırmandırırken, olası sonuçları merak konusu oldu. Peki, bu operasyonun perde arkasında neler yaşandı? İşte detaylar:
İsrail'den Şok Baskın: Füze Rampaları Hedefte!
IDF'nin açıklamasına göre, Hava Kuvvetleri'ne ait savaş uçakları ve insansız hava araçları, İran'ın batısında İsrail'in iç bölgelerine yöneltilmiş çok sayıda füze rampasını hedef aldı. Operasyonun amacı, füzeler fırlatılmadan önce imha etmek ve İsrail'e yönelik olası saldırıları engellemekti. IDF, İran hava sahasında uçuş yapan hava araçlarının füze rampalarını tespit ettiğini ve hızlı bir şekilde hedef alarak saldırdığını belirtti. Bu operasyonla, İsrail'in iç bölgelerine yönelik gelecekteki saldırıların engellendiği iddia edildi.
Hava Hareket Serbestliği ve Komutanların Ölümü İddiaları
IDF'nin bir diğer iddiası ise, İsrail Ordusu'nun 70'ten fazla savaş uçağı ile İran'ın batısından Tahran'a kadar hava hareket serbestliği sağladığı yönünde. Ayrıca, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarında 20'den fazla İranlı komutanın öldürüldüğü de öne sürüldü. Bu iddialar henüz bağımsız kaynaklarca doğrulanmamış olsa da, bölgedeki tansiyonun ne kadar yüksek olduğunu gözler önüne seriyor.
İran'ın Misilleme Saldırılarına Yanıt
IDF, İran'ın düzenlediği misilleme saldırılara ilişkin yaptığı açıklamada, İran tarafından İsrail'e dört ana dalga halinde yaklaşık 200 balistik füze fırlatıldığını belirtti. Bu füzelerden 50'sinin "protokole uygun olarak" önlenmediği, çünkü açık alanlara düşmelerinin beklendiği aktarıldı. Hava savunmasını aşanların ise "az sayıda" olduğu ifade edildi. Bu açıklamalar, İsrail'in hava savunma sistemlerinin etkinliğini ve İran'ın misilleme saldırılarının boyutunu göstermesi açısından önemli.
İsrail'in İran'a yönelik bu ani saldırısı, Orta Doğu'da zaten kırılgan olan dengeleri daha da sarstı. Bölgedeki gerilimin daha da tırmanıp tırmanmayacağı, uluslararası toplumun atacağı adımlara ve tarafların göstereceği tepkilere bağlı olacak. Bu gelişmelerin, küresel siyaset ve ekonomi üzerindeki etkileri ise yakından takip ediliyor.