Filistin'de Zulüm! İnsanlık Nerede? Özdağ'a Sert Tepki!
Gazze'de yaşanan insanlık dramı ve Filistin'deki zulüm, tüm dünyanın gündeminde. Türkiye'de ise bazı siyasetçilerin bu duruma kayıtsız kalması büyük tepki çekiyor. Özellikle Ümit Özdağ'ın Filistin davasının Türk milletinin davası olmadığı yönündeki açıklamaları, vicdanları yaraladı. İnsanlık ölürken sessiz kalmak mümkün mü?
Filistin'de İnsanlık Ölüyor
Filistin'de yaşananlar sadece bir coğrafyanın değil, tüm insanlığın sorunudur. Masum çocukların, kadınların ve yaşlıların hayatını kaybettiği, temel insani ihtiyaçlara erişimin engellendiği bir ortamda, kimsenin sessiz kalma lüksü yoktur. Gazze'de yaşananlar, insanlığın ortak vicdanında derin yaralar açmaktadır.
İnsanlığın ortak yaşam tarzı tüm insanların Âdem ile Havva’dan yaratıldığına göre, yaşamlarını bu gerçeğe göre düzenlemeli ve sürdürmelidir. Ancak insanlar Allah’ın emirlerini unuttuğunda, neden ve niçin yaratıldıklarını göz ardı ettiğinde, bencillik ve zalimlik baş gösteriyor ve hiç bitmiyor. Buradan kimseye din dersi vermek gibi bir niyetimiz yok. Ancak insanlıktan uzaklaşanlara birkaç kelam etme hakkımız vardır. Bu dünya bir imtihan dünyasıdır, ebedi istirahat yerimiz ahiret olduğuna göre bu dünyada insanca yaşamayı öğrenmek zorundayız.
- Gazze'de çocuklar ölüyor.
- Hastaneler bombalanıyor.
- Temel insani ihtiyaçlar karşılanamıyor.
Ümit Özdağ'ın Sözleri Tepki Çekti
Türkiye'de siyaset yapmaya çalışan bazı isimlerin, Filistin'de yaşananlara duyarsız kalması ve hatta bu durumu umursamaz ifadelerle dile getirmesi büyük tepki topluyor. Ümit Özdağ'ın "Filistin davası Türk milletinin davası değildir" şeklindeki sözleri, insanlık vicdanını yaralamıştır. Bu tür söylemler, Türkiye'nin dış politikasında ve uluslararası ilişkilerinde de olumsuz etkilere yol açabilir.
Ne acıdır ki, bu ülkede siyaset yapmaya çalışan bir isim, açıkça şunları söyleyebiliyor: “Filistin davası Türk milletinin davası değildir. Filistin davası Filistinli Arapların davasıdır. Nasıl İslam davası olsun?” diyor, Ümit Özdağ! İnsanlık ölürken, çocuklar katledilirken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yönetmeye aday bir siyasi figür bu cümleleri kurabiliyor. Ve bu sözleri birileri alkışlayabiliyor! Bu, insanlığın iflasıdır. Yerli ve milli olmak, sadece sözle değil, yaşantı ve icraatla olur.
Zalimin Zulmü Varsa, Garibin de Allah'ı Var
Unutulmamalıdır ki, zulüm ile hiçbir toplum kalkınamaz ve kalıcı bir özgürlük tesis edemez. Filistin'de insanlık ölüyor; Yahudilik, Hristiyanlık, Müslümanlık yok oluyor. İnsanlığın öldüğü bir yerde Özgür milletten söz edilemez. Biz Müslüman Türkler, Kur’an’da yer alan şu ayete inanırız ve ona göre yaşamaya çalışırız: “Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız, O’na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır. Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir, her şeyden haberdardır.”
Türkiye'nin zorlu sınavlardan geçtiği bu dönemde, hiçbir lider Filistin'de ve Gazze'de yaşanan insanlık dışı zulmü göz ardı edemez. Özgürlüklerin ellerinden alındığı bu bölgede yaşananları görmezden gelenler, bir gün aynı şeylerin kendi başlarına da gelebileceğini unutmasınlar. Zalim hiçbir devletin iktidarı ebedi olamaz. Ve halk arasında çok anlamlı bir söz vardır: “Zalimin zulmü varsa, garibin de Allah’ı var.” Bu sıradan bir söz değildir. Zalimler mutlaka cezalarını çekerlerdir.
Filistin davası her insanın davasıdır. Gazze’de yaşanan zulüm, tüm insanlığın meselesidir. İsrail halkının da kendi ülkesinde özgürce yaşama hakkı vardır. Ancak zulümle değil! Unutulmamalıdır ki: “Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız O’na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır.” Bu ayet, insanlığın değer ölçüsüdür. Bu ülkede Ümit Özdağ gibi siyasetçilerin, insanlığa aykırı söylemlerle siyaset yapmaya hakları yoktur. Çünkü insanlığı inkar edenler, devleti oluşturan Türk milletini yönetemez!
