İzmir'in Çiğli ilçesinde yaşanan ve büyük yankı uyandıran eski nişanlı cinayeti, ardında birçok soru işareti bıraktı. 4 Nisan akşamı meydana gelen olayda, Necati Yorğun isimli şahıs, eski nişanlısı Selen Sakın'ı sokak ortasında tabancayla vurarak öldürmüş, annesi Serpil K.'yi ise ağır yaralamıştı. Olayın ardından aynı silahla intihar eden Yorğun'un geçmişi, yaşanan trajedinin boyutunu daha da derinleştirdi.
Olay Nasıl Gerçekleşti?
Çiğli ilçesi Yeni Mahalle'de bulunan Park Yaşam Ataşehir Sitesi önünde gerçekleşen olay, saat 20.00 sularında meydana geldi. İddialara göre, Necati Yorğun, eski nişanlısı Selen Sakın ve annesini sitenin önünde beklemeye başladı. Taraflar arasında çıkan tartışma kısa sürede büyüyerek şiddete dönüştü. Yorğun, yanında getirdiği tabancayla önce Selen Sakın'a, ardından annesi Serpil K.'ye ateş etti. Sonrasında ise aynı silahı kendisine doğrultarak intihar etti.
Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Selen Sakın'ın hayatını kaybettiğini belirledi. Ağır yaralı olan Serpil K. ve Necati Yorğun ise hastaneye kaldırıldı. Ancak Yorğun, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Serpil K.'nin tedavisi ise halen devam ediyor ve hayati tehlikesi sürüyor.
Saldırganın Karanlık Geçmişi
Olayın ardından yapılan incelemeler, saldırgan Necati Yorğun'un daha önce de suç kaydı olduğunu ortaya çıkardı. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, Yorğun'un çeşitli suçlardan sabıkası bulunuyordu. Hatta hakkında kesinleşmiş 6 yıl hapis cezası olduğu ve bu nedenle bir süredir arandığı tespit edildi.
Bu durum, cezası kesinleşmiş bir şahsın nasıl serbestçe dolaşabildiği sorusunu gündeme getirdi. Kamuoyunda güvenlik ve adalet sistemine yönelik ciddi eleştiriler yükseldi. Selen Sakın'ın yakın çevresi ise genç kadının ayrılık sonrası defalarca tehdit edildiğini ve bu konuda şikayetçi olduğunu belirtti. Ailesi, Selen'in hayatından endişe ettiğini ve yeterli koruma tedbirlerinin alınmadığını iddia etti.
Kadın Cinayetlerine Karşı Ne Yapmalı?
Türkiye'de kadın cinayetlerinin önüne geçilememesi, toplumda derin bir üzüntü ve öfke yaratıyor. Kadın hakları savunucuları, Selen Sakın'ın da diğer pek çok kadın gibi sistem tarafından yeterince korunamadığını savunuyor. Bu tür olayların önüne geçilmesi için daha etkin koruma mekanizmalarının oluşturulması ve caydırıcı cezaların uygulanması gerektiği vurgulanıyor.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından yapılan açıklamada, "Selen, defalarca tehdit edildiği halde etkin koruma altına alınmadı. Yine bir kadın devletin ihmali nedeniyle hayatını kaybetti" denildi. Bu tür acı olayların tekrarlanmaması için yetkililerin daha fazla sorumluluk alması ve gerekli önlemleri ivedilikle hayata geçirmesi gerekiyor.
Çiğli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlatıldı. Olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için emniyet güçleri ve savcılık ekipleri çalışmalarına devam ediyor. Yetkililer, Serpil K.'nin hayati tehlikeyi atlatmasının ardından ifadesinin alınacağını ve sürecin bu doğrultuda ilerleyeceğini belirtti.
Bu elim olay, kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik şiddetin ne denli büyük bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Selen Sakın'ın acı kaybı, toplum olarak bu sorunla daha kararlı bir şekilde mücadele etmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Yetkililerin alacağı önlemler ve toplumun göstereceği duyarlılık, gelecekte benzer трагедийlerin yaşanmasını engelleyebilir.
