Türkiye'de yaşanan son don felaketleri tarım sektörünü derinden etkiledi. Uzmanlar, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı örtü altı meyveciliğin önemini vurgulayarak, bu yöntemin zirai dondan korunmada kritik bir rol oynayabileceğini belirtiyor.
Don Felaketine Karşı Örtü Altı Meyvecilik
Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rüstem Cangi, Nisan ayında yaşanan don olaylarının Türkiye genelinde 40 ili etkilediğini ve özellikle meyve ağaçlarında büyük zararlara yol açtığını ifade etti. Cangi, fındık, ceviz, kiraz, şeftali gibi meyvelerin yanı sıra bağlarda da ciddi hasarların meydana geldiğini belirtti.
Prof. Dr. Cangi, "Don olayları, tarım sektöründe büyük kayıplara neden oluyor. Bu kayıpların önüne geçmek için ürün seçiminin bölgelere göre yapılması ve özellikle don riski taşıyan ürünlerde örtü altı meyveciliğe geçilmesi gerekiyor" dedi. Antalya ve Mersin gibi sıcak bölgelerde örtü altı meyveciliğin yaygın olduğunu hatırlatan Cangi, bu yöntemin diğer bölgelerde de uygulanmasının önemine dikkat çekti.
Türkiye'de Örtü Altı Meyveciliğin Potansiyeli
Türkiye'de 2024 yılı verilerine göre örtü altı yetiştiricilik yapılan alan 776 bin dekarı buluyor. Bu alanların 65 bin dekarında örtü altı meyvecilik yapılıyor ve muz, çilek, nektarin, üzüm, erik, kayısı, dut ve maviyemiş gibi ürünlerden toplam 1 milyon ton üretim sağlanıyor.
Örtü altı meyvecilikte kullanılan modern sera teknolojileri sayesinde ilkbahar geç donlarının etkisi azaltılabiliyor. Fanlı ısıtıcılar, radyant sistemler ve jeotermal kaynaklar kullanılarak don hasarı minimuma indirilebiliyor. Bu teknoloji sayesinde hem ürün kaybı önleniyor hem de hasat dönemi erkene çekilebiliyor.
- Fanlı ısıtıcılar: Seranın içindeki havayı ısıtarak don oluşumunu engeller.
- Radyant sistemler: Isıyı doğrudan bitkilere vererek don riskini azaltır.
- Jeotermal kaynaklar: Yer altından elde edilen sıcak su ile serayı ısıtır.
İklim Değişikliğine Karşı Stratejik Hamle
Prof. Dr. Cangi, iklim değişikliğinin tarımsal üretim üzerindeki olumsuz etkilerinin giderek arttığına dikkat çekerek, örtü altı meyveciliğin Türkiye ve dünya genelinde daha fazla yaygınlaşacağını ifade etti. Bu yöntemin meyve üretiminde sürdürülebilirlik ve istikrar açısından büyük avantaj sağladığını vurguladı.
Örtü altı meyvecilik, sadece don olaylarına karşı bir çözüm olmakla kalmıyor, aynı zamanda su kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlıyor, ilaç ve gübre kullanımını azaltıyor ve ürün kalitesini artırıyor. Bu nedenle, iklim değişikliğiyle mücadelede stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Zirai don olaylarının sıklığı ve şiddeti arttıkça, örtü altı meyveciliğin önemi de giderek artıyor. Bu yöntemin yaygınlaşması, hem üreticilerin gelirlerini koruyacak hem de tüketicilerin daha kaliteli ve güvenilir meyvelere ulaşmasını sağlayacaktır.