İzmir'de bulunan Danimarka merkezli Queen Flowers serasında çalışan, büyük çoğunluğu kadın olan işçiler, yaşadıkları zorlu koşullara karşı seslerini yükseltti. Sendikal haklarına yönelik saldırılar, mobbing ve hatta taciz iddiaları üzerine işçiler, Danimarka Konsolosluğu önünde bir araya gelerek tepkilerini dile getirdiler. "Queen işçileri kimsenin kölesi değil!" sloganıyla eylem yapan işçiler, yaşadıkları adaletsizliklere dikkat çekmeyi amaçladılar.
Queen Tarım İşçilerinin Talepleri Neler?
Queen Tarım'da çalışan kadın işçilerin başlıca talepleri şunlardır:
- Sendikal örgütlenme haklarına saygı gösterilmesi
- Mobbing ve tacizin son bulması
- İnsanca çalışma koşullarının sağlanması
- Adil ücret ve sosyal haklar
İşçiler, sendikal haklarının engellenmesi, sürekli baskı altında tutulmaları ve aşağılayıcı davranışlara maruz kalmaları nedeniyle büyük bir mağduriyet yaşadıklarını belirtiyorlar. Bu durumun, iş verimliliğini düşürmekle kalmayıp, çalışanların psikolojik sağlığını da olumsuz etkilediği vurgulanıyor. Eylemde yapılan açıklamalarda, Queen Flowers'ın Danimarka'daki imajının aksine, Türkiye'deki seralarında çalışanlarına karşı çok farklı bir tutum sergilediği iddia edildi.
Sendikal Haklar ve İşçi Mücadelesi
Sendikal haklar, işçilerin ekonomik ve sosyal çıkarlarını korumak amacıyla bir araya gelerek oluşturdukları örgütlenme özgürlüğünü ifade eder. Türkiye'de sendikal haklar anayasal güvence altındadır. Ancak, uygulamada bu hakların kullanımı zaman zaman engellenmekte, işverenler tarafından çeşitli baskılarla sendikalaşma çabaları baltalanmaktadır. Queen Tarım işçilerinin yaşadığı durum, sendikal hakların korunması ve işçi mücadelesinin önemi konusunda önemli bir örnek teşkil ediyor. Bu tür olaylar, işçi hakları konusunda farkındalık yaratılması ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılması için birer uyarı niteliği taşıyor.
Queen Tarım'daki kadın işçilerin eylemi, sadece kendi haklarını savunmakla kalmayıp, benzer durumda olan diğer işçilere de umut ışığı oluyor. İşçilerin birlik ve dayanışma içinde hareket ederek haklarını arama çabası, işverenler üzerinde baskı oluşturarak daha adil ve insancıl çalışma koşullarının sağlanmasına katkıda bulunabilir. Bu eylem, işçi hakları mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.
