
İstanbul Barajlarında Alarm! Doluluk Oranları Kritik Seviyede mi?
İstanbul'da baraj doluluk oranları, küresel ısınmanın etkisiyle birlikte kritik seviyelere gerilemeye devam ediyor. Megakente su sağlayan 10 barajdaki toplam su miktarı %30'un altına düşmüş durumda. Peki, İstanbul'da susuzluk tehlikesi mi kapıda? İşte 10 Ekim itibarıyla İSKİ'nin açıkladığı son baraj doluluk oranları ve detaylar...
İstanbul Barajlarında Son Durum Ne?
İstanbul'da yaşayan vatandaşlar, barajlardaki su seviyesini yakından takip ediyor. Özellikle yaz aylarında artan su tüketimi ve beklenen yağışların olmaması, endişeleri daha da artırıyor. İSKİ'nin verilerine göre, 10 Ekim itibarıyla İstanbul'daki barajların doluluk oranı %25,92 olarak ölçüldü. Bu oran, geçen yılın aynı dönemine göre oldukça düşük bir seviyede. Yağışların yetersizliği ve sıcak havaların etkisiyle barajlardaki su seviyesi hızla azalıyor.
Hangi Barajlarda Su Seviyesi Daha Düşük?
İstanbul'daki barajlar arasında su seviyesi en düşük olan barajlar da merak konusu. İSKİ verilerine göre, Kazandere Barajı %2,91 doluluk oranıyla en düşük seviyede bulunuyor. Elmalı Barajı ise %49,43 doluluk oranıyla en yüksek seviyeye sahip. Diğer barajlardaki doluluk oranları ise şu şekilde:
- Ömerli Barajı: %28,5
- Darlık Barajı: %30,2
- Terkos Barajı: %22,8
- Alibeyköy Barajı: %26,1
- Büyükçekmece Barajı: %18,7
- Sazlıdere Barajı: %15,3
- Elmalı Barajı: %49,43
- Kazandere Barajı: %2,91
Uzmanlar Ne Diyor?
Su kaynakları uzmanları, İstanbul'daki baraj doluluk oranlarının kritik seviyede olduğunu ve acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Uzmanlara göre, su tasarrufu konusunda bilinçlendirme çalışmalarının artırılması, su kayıplarının önlenmesi ve alternatif su kaynaklarının araştırılması gerekiyor. Ayrıca, yağmur hasadı gibi uygulamaların yaygınlaştırılması da su kaynaklarının korunmasına katkı sağlayabilir.
İstanbul'da baraj doluluk oranlarının düşmesi, su kıtlığı riskini beraberinde getiriyor. Bu durum, sadece evlerdeki su kullanımını değil, aynı zamanda tarım, sanayi ve enerji üretimi gibi birçok sektörü de olumsuz etkileyebilir. İstanbul'un su geleceği için hepimizin üzerine düşen sorumluluklar var. Su tasarrufu yaparak, bilinçli tüketerek ve yetkililerin alacağı önlemlere destek vererek bu zorluğun üstesinden gelebiliriz. Unutmayalım ki, su hayattır ve onu korumak hepimizin görevidir.