Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Jinping, Moskova'da kritik bir zirve gerçekleştirdi. Kremlin Sarayı'nda gerçekleşen görüşme, dünya siyasetinde yankı uyandırdı. İki lider, 2. Dünya Savaşı'nda Nazi Almanya'sına karşı kazanılan zaferin 80. yıl dönümü kutlamaları için bir araya geldi.
Zirvenin Önemi ve Putin'in Açıklamaları
Putin, Şi Jinping'i Moskova'da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, 9 Mayıs Zafer Günü'nde Kızıl Meydan'da düzenlenecek törende Çinli askerlerin de yer alacağını belirtti. "Sayıca en büyük yabancı asker birliği olacak" diyen Putin, bu durumun iki ülke arasındaki güçlü bağın bir göstergesi olduğunu vurguladı.
Putin ayrıca, "Çinli dostlarımızla tarihi gerçekleri kararlılıkla savunmaya devam ediyoruz, savaş dönemindeki olayların anısını koruyoruz, Nazizm ve militarizmin tezahürlerine karşı mücadele ediyoruz" ifadelerini kullandı. Bu sözler, Rusya ve Çin'in ortak değerlere ve tarihi perspektiflere sahip olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Şi Jinping'den Tarihi Vurgu
Çin Devlet Başkanı Şi Jinping de Moskova'da düzenlenen kutlamalara katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Rusya ve Çin halklarının 80 yıl önce büyük bir zafer kazandığını hatırlatan Şi, bu zaferin dünya barışına ve insanlığın ilerlemesine büyük bir katkı sağladığını vurguladı.
Şi, "Tarih ve gerçeklik, ikili ilişkilerin gelişmesi ve derinleşmesinin iki halk arasındaki asırlık dostluğun sürdürülmesi açısından elzem olduğunu açıkça ortaya koyuyor" dedi. Ayrıca, Rusya ile tarihi gerçeği korumaya, çıkarlarını savunmaya ve çok kutuplu dünya düzenini oluşturmaya hazır olduklarını da belirtti.
İki liderin görüşmesinde öne çıkan diğer başlıklar:
- Ekonomik iş birliği projeleri
- Uluslararası arenadaki ortak çıkarlar
- Bölgesel güvenlik konuları
Zirvenin Olası Etkileri
Putin ve Şi Jinping'in Moskova'daki buluşması, uluslararası arenada dikkatle izleniyor. Zirvenin, Rusya ve Çin arasındaki stratejik ortaklığı daha da güçlendireceği ve dünya siyasetinde yeni dengeler oluşturabileceği değerlendiriliyor. Özellikle, Batı ile ilişkilerin gergin olduğu bir dönemde, bu yakınlaşma farklı yorumlara neden olabilir.
Sonuç olarak, Moskova'daki zirve, Rusya ve Çin arasındaki iş birliğinin derinleştiği ve iki ülkenin ortak çıkarlar doğrultusunda hareket etme kararlılığını bir kez daha gösterdiği bir platform oldu. Bu durum, önümüzdeki dönemde dünya siyasetinde önemli gelişmelere yol açabilir.