Ege Üniversitesi'nden (EÜ) Botanik Bahçesi Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Yıldırım ve Biyolog Dr. Samim Kayıkçı, Hatay Samandağ'da bulunan Milleyha Sulak Alanı'nda dikkat çekici bir keşfe imza attılar. Dünyada Avrupa, Orta ve Güney Asya ile Kuzey Afrika'ya kadar geniş bir yayılış gösteren Arum L. (yılanyastığı) cinsi bitkinin yeni bir türü olan Arum milleyhanum (Milleyha tirşiği) bu sulak alanda tespit edildi. Ancak bu özel bitki türü, çeşitli tehditler altında bulunuyor olabilir.
Milleyha Tirşiği: Yeni Bir Türün Keşfi
Bilim dünyasına tanıtımı 30 Nisan 2025 tarihinde Bağ Bahçebilim Dergisi'nde yayımlanan makale ile yapılan Milleyha tirşiği, endemik bir tür olarak dikkat çekiyor. Bu, bitkinin yalnızca belirli bir bölgede, yani Milleyha Sulak Alanı'nda yetiştiği anlamına geliyor. Bu durum, türün korunması açısından büyük bir sorumluluk yüklüyor.
Milleyha Sulak Alanı, biyoçeşitliliği ile bilinen önemli bir ekosistem. Ancak, sulak alanların karşı karşıya olduğu tehditler, Milleyha tirşiği için de geçerli. Habitat kaybı, kirlilik ve iklim değişikliği gibi faktörler, bu nadide bitki türünün geleceğini tehlikeye atabilir.
Sulak Alanların Önemi ve Korunması
Sulak alanlar, sadece bitki türleri için değil, birçok canlı türü için hayati öneme sahip. Kuşlar, balıklar, amfibiler ve diğer birçok hayvan türü, yaşam döngülerinin bir bölümünü veya tamamını sulak alanlarda geçirir. Ayrıca, sulak alanlar su taşkınlarını önleme, yeraltı sularını besleme ve su kalitesini iyileştirme gibi önemli ekolojik hizmetler sunar.
Türkiye'de sulak alanların korunması için çeşitli çalışmalar yürütülüyor. Ancak, bu çalışmaların daha da güçlendirilmesi ve özellikle endemik türlerin korunmasına yönelik özel önlemlerin alınması gerekiyor. Milleyha tirşiği örneğinde olduğu gibi, her yeni keşif, biyoçeşitliliğimizin ne kadar değerli olduğunu ve korunması gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.
Ne Yapılabilir?
- Milleyha Sulak Alanı'nın koruma statüsünün güçlendirilmesi.
- Bölgede sürdürülebilir tarım uygulamalarının teşvik edilmesi.
- Halkın bilinçlendirilmesi ve türün korunmasına yönelik farkındalık yaratılması.
- İklim değişikliğinin etkilerini azaltmaya yönelik çalışmaların desteklenmesi.
Milleyha tirşiği gibi nadide türlerin korunması, sadece bilim insanlarının değil, tüm toplumun sorumluluğundadır. Gelecek nesillere zengin bir biyoçeşitlilik bırakmak için hep birlikte harekete geçmeliyiz. Unutmayalım ki, doğa bize emanet.
