Merdan Yanardağ'dan Şok Sözler: Bizi Tutuklayanlar Yüzümüze Bakamadı!
TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, "casusluk" suçlamasıyla tutuklandığı gün adliyede yaşananları ilk kez kamuoyuyla paylaştı. Yanardağ, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, mahkeme sürecindeki usulsüzlükleri ve yaşadığı şaşkınlığı dile getirdi. Özellikle, kendilerini tutuklayan hakimin yüzlerine bakmaktan kaçındığını vurgulayarak, bu durumun Türk yargısının geldiği noktayı gözler önüne serdiğini belirtti.
Adliyede Neler Yaşandı?
Merdan Yanardağ, tutuklandığı gün adliyede yaşananları şu şekilde aktardı:
- Sabah saatlerinde doktor muayenesinden geçirildikten sonra eskortlar eşliğinde adliyeye getirildim.
- Çağlayan Meydanı'ndaki İstanbul Adliyesi'nin adeta binlerce polis tarafından kuşatıldığını gördüm.
- 5 saate yakın nezarette kaldıktan sonra savcıya çıktım ve ifademi verdim. Tüm suçlamaları reddettim.
- Gece yarısına doğru 12. Sulh Ceza Hakimliği'ne çıkarıldık. Ekrem İmamoğlu ve Necati Özkan'ı ilk kez orada gördüm.
Yanardağ, mahkeme salonunda yaşananlara dair şu çarpıcı detayları paylaştı: "Aynı hakim hızla salona girip yerine geçti ve yüzümüze bakmadan ve sanki elinde bir metni okuyor gibi ayrı ayrı tutuklandığımızı söyledi. Açıklaması tek cümleydi. Sonra yerinden kalkıp hızla salonu terk etmeye çalıştı."
Bu sırada Ekrem İmamoğlu'nun hakime yönelik sert eleştirilerde bulunduğunu belirten Yanardağ, İmamoğlu'nun, "Burada yargılama yaptığınızı zannediyorsunuz şimdi burası bir mahkeme mi yüzümüze bile bakmıyorsun, Türk yargıçları ve verdikleri karardan emin olur ve başları diktir, sen başını eğip nereye kaçıyorsun" dediğini aktardı.
Yanardağ'dan Çarpıcı Değerlendirme
Merdan Yanardağ, yaşadığı bu olayların ardından şu değerlendirmeyi yaptı: "Bizi tutuklayanlar gözlerimize bakamadılar. Bu sırada saat gece 2:30 idi Silivri’ye gelişimiz sabah altıyı bulmuştu." Bu sözler, tutuklama sürecindeki hukuksuzluğa ve yargı üzerindeki baskıya dikkat çekiyor.
Hukuk Uzmanları Ne Diyor?
Hukuk uzmanları, Merdan Yanardağ'ın açıklamalarının ardından, tutuklama kararının hukuki dayanağının sorgulanması gerektiğini belirtiyor. Özellikle, "casusluk" suçlamasının somut delillere dayanıp dayanmadığı ve tutuklama kararının orantılı olup olmadığı konuları tartışılıyor. Ayrıca, mahkeme sürecindeki usulsüzlük iddialarının da titizlikle incelenmesi gerektiği vurgulanıyor.
Merdan Yanardağ'ın açıklamaları, Türkiye'deki yargı sistemine yönelik tartışmaları yeniden alevlendirdi. Özellikle, ifade özgürlüğünün kısıtlanması ve siyasi baskı iddiaları, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bu gelişmelerin, Türkiye'nin hukuk devleti olma niteliği üzerindeki etkileri yakından takip ediliyor.
