23 Nisan 2025'te Marmara Denizi'nde, Silivri açıklarında meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, İstanbul'da hayatı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Kandilli Rasathanesi'nin verilerine göre, yaşanan 127 artçı sarsıntı, İstanbulluların tedirginliğini artırmış durumda. Depremin ardından evlerinde hasar olmamasına rağmen, vatandaşlar korku nedeniyle evlerine dönmekte tereddüt ediyor. Bu durum, parklar, bahçeler ve spor salonları gibi alanlarda geçici barınma ihtiyacını beraberinde getiriyor.
Çadır Kentlerde Yaşam Mücadelesi
Deprem sonrasında kurulan çadır kentlerde yaşam, İstanbullular için yeni bir gerçeklik haline geldi. Çadırda kalanların sayısında azalma gözlemlense de, evlerine duydukları korku nedeniyle birçok vatandaş çadırlarda ve geçici barınma alanlarında yaşamayı sürdürüyor. Özellikle çocuklu aileler ve yaşlılar, bu durumdan daha fazla etkileniyor. Çadır kentlerde yaşayanlar, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanırken, psikolojik olarak da depremin etkilerini atlatmaya çalışıyor.
Çadır kentlerde yaşayan vatandaşlar, yaşadıkları zorlukları dile getiriyorlar. Birçok kişi, "Evde hasar yok ama girmeye korkuyoruz. Sürekli sallanacakmış gibi hissediyoruz." şeklinde konuştu. Yetkililer, vatandaşların bu endişelerini gidermek için psikolojik destek hizmetleri sunarken, binaların güvenliği konusunda da bilgilendirme çalışmaları yapıyor.
Deprem Sonrası İstanbul'da Hayat
Depremin ardından İstanbul'da hayat normale dönmeye çalışsa da, tedirginlik devam ediyor. Okullar ve iş yerleri açılmış olsa da, birçok kişi hala deprem korkusuyla yaşıyor. Uzmanlar, İstanbul'da büyük bir deprem beklendiğini ve bu nedenle hazırlıklı olunması gerektiğini vurguluyorlar. Vatandaşlar ise, binaların depreme dayanıklılığı konusunda daha fazla bilgi sahibi olmak ve gerekli önlemleri almak istiyor.
- Binaların deprem dayanıklılık testleri yapılmalı.
- Deprem çantası hazırlanmalı.
- Aile bireyleriyle iletişim planı oluşturulmalı.
- Toplanma alanları belirlenmeli.
İstanbul'da deprem gerçeğiyle yaşamaya alışmak zor olsa da, bilinçli ve hazırlıklı olmak büyük önem taşıyor. Yetkililerin ve vatandaşların iş birliğiyle, deprem riskini en aza indirmek ve olası bir afete karşı daha dirençli olmak mümkün.
Uzmanlardan Uyarılar ve Öneriler
Jeoloji mühendisleri ve deprem uzmanları, İstanbul'da beklenen büyük depremle ilgili uyarılarını sık sık yineliyorlar. Özellikle eski ve dayanıksız binaların güçlendirilmesi veya yenilenmesi gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, vatandaşların deprem bilincini artırmak için eğitimler düzenlenmesi ve tatbikatlar yapılması öneriliyor.
Uzmanlar, deprem anında yapılması gerekenleri de hatırlatıyorlar:
- Sakin olun ve panik yapmayın.
- Sağlam bir eşyanın yanına çömelin veya başınızı koruyun.
- Pencere ve camlardan uzak durun.
- Asansör kullanmayın.
- Dışarıdaysanız, binalardan ve elektrik hatlarından uzak durun.
Deprem sonrası İstanbul'da hayatın normale dönmesi zaman alacak gibi görünüyor. Ancak, bilinçli ve hazırlıklı olmak, olası bir afetin etkilerini en aza indirmek için en önemli adım.
İstanbul'daki 6.2'lik depremin ardından vatandaşların yaşadığı korku ve tedirginlik devam ediyor. Çadır kentlerde yaşam mücadelesi veren İstanbullular, bir yandan depremin psikolojik etkileriyle başa çıkmaya çalışırken, diğer yandan da yetkililerden binaların güvenliği konusunda daha fazla destek bekliyor. Uzmanların uyarıları ve önerileri doğrultusunda hareket ederek, deprem riskini en aza indirmek ve olası bir afete karşı daha dirençli olmak mümkün.
