İmamoğlu'ndan Sert Sözler: Yargı Mezarlıkları İddianamelerle Dolu!

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri'de yaptığı açıklamalarla gündeme oturdu. Tutuklu bulunan İmamoğlu, İBB iddianamesinin "ölü doğmuş" olduğunu ve akıbetinin belli olduğunu vurguladı. İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi'nin sosyal medya hesabı ise "millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması" gerekçesiyle erişime engellendi. Bu gelişmeler siyasi arenada büyük yankı uyandırdı.

İmamoğlu'ndan İddianameye Sert Eleştiri

İmamoğlu, İBB iddianamesine yönelik eleştirilerini sert bir dille dile getirdi. "Yargı mezarlıkları sözde tuğla gibi iddianamelerle doludur," diyen İmamoğlu, bu iddianamenin bütün hukuk dışı çabalara rağmen ölü doğduğunu ve yerinin de akıbetinin de belli olduğunu ifade etti. Bu sözler, yargı sistemine yönelik önemli bir eleştiri olarak değerlendirildi.

İmamoğlu'nun bu açıklamaları, siyasi çevrelerde geniş yankı buldu. Birçok kişi, İmamoğlu'nun sözlerinin yargı bağımsızlığı ve hukuk devleti ilkeleri açısından önemli bir uyarı niteliği taşıdığını belirtti. Ayrıca, İmamoğlu'nun bu çıkışı, yaklaşan seçimler öncesinde siyasi tansiyonu daha da yükseltebilir.

Sosyal Medya Hesabına Erişim Engeli

Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi'nin sosyal medya hesabı, "millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması" gerekçesiyle erişime engellendi. Bu karar, internet servis sağlayıcılarına iletilerek uygulandı. İmamoğlu, engelleme kararının ardından yeni bir hesap açarak mesajlarını buradan yayınlamaya devam etti. Bu durum, ifade özgürlüğü ve sansür tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Sosyal medya hesabına getirilen erişim engeli, kamuoyunda farklı tepkilere yol açtı. Bazı kesimler, kararın ifade özgürlüğüne bir müdahale olduğunu savunurken, bazıları ise devletin güvenliğini koruma amacıyla alındığını ileri sürdü. Bu türden tartışmalar, Türkiye'deki siyasi kutuplaşmanın bir yansıması olarak değerlendirilebilir.

Ekrem İmamoğlu'nun açıklamaları ve sosyal medya hesabına getirilen erişim engeli, Türkiye'deki siyasi gündemi derinden etkiledi. İmamoğlu'nun yargıya yönelik eleştirileri ve ifade özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar, önümüzdeki günlerde daha da tartışılacak gibi görünüyor. Bu gelişmeler, Türkiye'nin hukuki ve siyasi geleceği açısından önemli sinyaller veriyor.