İBB Yolsuzluk İddiası: Ongun'un Eşine Takı Ödemesi Şoku!
Gündem

İBB Yolsuzluk İddiası: Ongun'un Eşine Takı Ödemesi Şoku!


05 October 20255 dk okuma2 görüntülenmeSon güncelleme: 05 October 2025

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması derinleşirken, yeni iddialar gündeme gelmeye devam ediyor. Reklamcı Ali Yakut'un ifadesinde yer alan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun eski basın danışmanı Gözdem Ongun'un eşine ait takı şirketine yapılan 706 bin TL'lik ödeme iddiası, soruşturmanın seyrini değiştirecek gibi görünüyor. Bu iddia, kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, İBB cephesinden henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

İfade Detayları Ortaya Çıktı

Reklamcı Ali Yakut ve şirketinin muhasebecisi Kerim Ali Yıldırımhan, İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında tanık sıfatıyla ifade verdi. İfadelerinde, Gözdem Ongun'un eşinin takı şirketine yapılan ödemelerle ilgili detaylı bilgiler verdiler. Ali Yakut, ifadesinde, "Gözdem Ongun'un yönlendirmesiyle bu ödemeyi yaptım" dediği belirtiliyor. Muhasebeci Kerim Ali Yıldırımhan ise, ödemelerin şirket kayıtlarına usulüne uygun şekilde işlendiğini ifade etti.

İddialar Neler?

Soruşturma kapsamında ortaya atılan iddialar oldukça ciddi. İddialara göre;

  • İBB'nin reklam bütçesinden, Gözdem Ongun'un eşinin takı şirketine usulsüz ödemeler yapıldı.
  • Bu ödemelerin toplam tutarı 706 bin TL'yi aşıyor.
  • Ödemelerin, reklam işleriyle ilgisi olmadığı halde yapıldığı öne sürülüyor.
  • Olayla ilgili diğer şüphelilerin de ifadesine başvurulacağı belirtiliyor.

Yolsuzluk Soruşturması Derinleşiyor

İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması, her geçen gün yeni detaylarla daha da derinleşiyor. Bu son iddia, soruşturmanın seyrini önemli ölçüde etkileyebilir. Gözdem Ongun ve eşinin konuyla ilgili nasıl bir açıklama yapacağı merakla beklenirken, İBB yönetiminin bu iddialara nasıl bir yanıt vereceği de kamuoyunun gündeminde. Soruşturmanın sonucunda, iddiaların doğruluğu kanıtlanırsa, İBB'de önemli görev değişikliklerinin yaşanabileceği konuşuluyor. Bu türden yolsuzluk iddialarının kamuoyunda yarattığı güvensizlik ortamı, yerel yönetimlerin şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine daha sıkı sarılmasını zorunlu kılıyor.