
İBB Soruşturmasında Şok İddia: İtirafçı Olmayanlar Cezalandırılıyor Mu?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik soruşturma kapsamında yaşananlar gündemden düşmüyor. Gazeteci Murat Yetkin, Medya A.Ş. eski Genel Müdürü Dr. İpek Elif Atayman'ın yaşadıkları üzerinden çarpıcı bir iddiayı gündeme taşıdı: "İtirafçı olmayanlar cezalandırılıyor mu?"
Atayman'ın Cezaevi Süreci ve Tepkiler
19 Mart'tan bu yana tutuklu bulunan İpek Elif Atayman, 5 Haziran'da ailesinden ve avukatlarından habersiz bir şekilde Silivri'den Afyonkarahisar Kapalı Cezaevi'ne gönderilmişti. 5 gün boyunca cezaevinde yerde yatmak zorunda kalan Atayman'ın durumu, Adalet Bakanı'na yapılan çağrı sonrası düzeltildi ve kendisine ranza verildi.
Murat Yetkin, "Bakan kızınca Atayman'a ranza verildi ama adaletsizlik sürüyor" başlıklı yazısında şu soruları sordu:
- Bu yapılanlar Atayman ve CHP'li belediyeler soruşturmasındaki benzeri durumdaki tutukluları Ekrem İmamoğlu aleyhine itirafname verip kurtulmaya zorlamak için mi?
- Ya da itirafçı olmayanlar böyle mi cezalandırılıyor?
İddiaların Arkasındaki Nedenler
Yetkin'in bu iddiaları gündeme getirmesinin ardında, İBB soruşturmasının siyasi boyutuna dair şüpheler yatıyor. Soruşturmanın, yaklaşan yerel seçimler öncesinde Ekrem İmamoğlu'nu yıpratma amacı taşıdığı yönünde kamuoyunda yaygın bir kanı bulunuyor. Atayman'ın yaşadığı zorlukların, diğer tutuklular üzerinde baskı oluşturarak itirafçı olmalarını sağlamaya yönelik bir strateji olup olmadığı merak konusu.
Bu tür iddialar, hukuk devletinin işleyişi ve yargı bağımsızlığı konularında ciddi soru işaretleri yaratıyor. Bir soruşturmanın, siyasi amaçlara hizmet etmesi veya tutuklular üzerinde psikolojik baskı oluşturması kabul edilemez bir durumdur.
Adalet Bakanlığı'ndan Açıklama Bekleniyor
Murat Yetkin'in gündeme getirdiği bu iddialar üzerine Adalet Bakanlığı'ndan bir açıklama bekleniyor. Bakanlığın, Atayman'ın cezaevi koşulları ve soruşturmanın yürütülme biçimiyle ilgili kamuoyunu aydınlatması, şeffaflık ilkesinin bir gereği olarak görülüyor. Aksi takdirde, soruşturmanın siyasi bir araç olarak kullanıldığı yönündeki şüpheler daha da artacaktır.
İBB soruşturmasıyla ilgili yaşanan bu gelişmeler, Türkiye'deki hukuk sisteminin ve yargı bağımsızlığının ne kadar güvence altında olduğu sorusunu bir kez daha gündeme getiriyor. Soruşturmanın adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi, tüm kamuoyunun beklentisi.