Gazze'de Çocuk Olmak: Yusuf Hafızasını, Kardeşi Yürüyüşünü Kaybetti!
Gündem

Gazze'de Çocuk Olmak: Yusuf Hafızasını, Kardeşi Yürüyüşünü Kaybetti!


04 June 20255 dk okuma7 görüntülenmeSon güncelleme: 06 June 2025

Gazze Şeridi'nde yaşanan son olaylar, masum çocukların savaşın acımasız yüzüyle nasıl karşı karşıya kaldığını bir kez daha gözler önüne serdi. Bureyc Mülteci Kampı'ndaki "El-Humeysa" okuluna düzenlenen saldırı, Yusuf ed-Daalese ve kardeşi Bera'nın hayatlarını derinden etkiledi. Yusuf, ağır yaralanarak kısmi hafıza kaybı yaşarken, Bera ise bacaklarından yaralanarak hareket kabiliyetini kaybetti. Peki, bu saldırının ardında yatan gerçekler neler ve Gazze'deki çocuklar nasıl bir gelecekle karşı karşıya?

Saldırının Ardındaki Acı Gerçekler

Yusuf ed-Daalese, saldırıda başına isabet eden şarapnel parçası nedeniyle kısmi hafıza kaybı yaşadı. Bacağındaki ciddi kırık ise platin destekli cerrahi müdahale ile tedavi edilmeye çalışılıyor. Aynı saldırıda kardeşi Bera da her iki bacağından yaralandı ve artık hareket destek cihazı kullanmak zorunda. Bu iki kardeş, Gazze'deki binlerce çocuktan sadece ikisi. İsrail saldırıları ve derinleşen insani kriz, onların hayatlarını kabusa çevirmiş durumda.

Saldırının gerçekleştiği "El-Humeysa" okulu, bölgedeki mülteciler için bir sığınak görevi görüyordu. Ancak, bu okul bile İsrail saldırılarından nasibini aldı. Okul bahçesindeki çadıra düzenlenen İHA saldırısında 18 kişi hayatını kaybetti. Bu olay, uluslararası kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı. Peki, bu tür saldırıların önüne geçmek için neler yapılabilir?

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları, sadece askeri hedefleri değil, sivil yerleşim yerlerini de hedef alıyor. Bu durum, uluslararası hukukun açık bir ihlali olarak kabul ediliyor. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, İsrail'e saldırıları durdurma çağrısında bulunsa da, henüz somut bir sonuç alınabilmiş değil.

Gazze'de Çocuk Olmak: Umutsuz Bir Bekleyiş

Gazze'de çocuk olmak, her gün ölümle burun buruna yaşamak anlamına geliyor. Temel ihtiyaçlara erişimde yaşanan sıkıntılar, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve sürekli devam eden saldırılar, çocukların fiziksel ve psikolojik sağlığını olumsuz etkiliyor. Yusuf ve Bera gibi binlerce çocuk, geleceğe dair umutlarını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.

  • Savaşın travmatik etkileriyle baş etmeye çalışmak
  • Temiz su ve gıdaya erişimde yaşanan zorluklar
  • Eğitim imkanlarından mahrum kalmak
  • Sürekli korku ve güvensizlik içinde yaşamak

Bu zorlu koşullara rağmen, Gazze'deki çocuklar hayata tutunmaya çalışıyor. Ancak, uluslararası toplumun desteği olmadan bu mümkün değil. Gazze'ye yönelik insani yardımların artırılması, kalıcı bir ateşkesin sağlanması ve bölgedeki çocukların korunması için acil adımlar atılması gerekiyor.

Uluslararası Toplumun Sorumluluğu

Gazze'de yaşanan insanlık dramına sessiz kalmak, suça ortak olmak anlamına geliyor. Uluslararası toplum, bu duruma bir son vermek için harekete geçmeli. İsrail'e yönelik yaptırımların uygulanması, insani yardımların artırılması ve bölgede kalıcı bir barışın sağlanması için diplomatik girişimlerin hızlandırılması gerekiyor.

Unutmayalım ki, Gazze'deki her çocuk, bizim çocuğumuzdur. Onların yaşadığı acıları dindirmek ve onlara umut dolu bir gelecek sunmak, insanlık olarak hepimizin sorumluluğundadır.

Gazze'de yaşananlar, sadece bir coğrafyanın değil, tüm dünyanın sorunudur. Bu soruna çözüm bulmak için hep birlikte hareket etmeli ve masum çocukların hayatlarını kurtarmak için elimizden geleni yapmalıyız.