29 Nisan 2025 Salı

"Beni Nasıl Seviyorsun?" Aşkın Anlamını Arayanların Hikayesi!

Dünyadan değil sanki... Başka bir diyardan düşmüş gibiydi. İnsanların sevinçlerini, acılarını, umutlarını anlamakta zorlanıyordu. Özellikle öfkelerini, kıskançlıklarını, bencilliklerini... Bu yüzden derin sessizliklere gömülüyordu. Onun bu hali, çevresindekileri hem şaşırtıyor hem de meraklandırıyordu. "Melek mi acaba?" diye soruyorlardı kendilerine.

Duyguların Anlamını Keşfetmek

O, ne melek ne de şeytandı. Sadece gözlemliyor ve anlamaya çalışıyordu. Rüzgarın saçlarını dalgalandırmasındaki keyfi, denize ayaklarını sokmanın verdiği huzuru, yağmurda ıslanmanın ardından sobanın yanında kestane yemenin hazzını bilmiyordu. Tavşan kanı çayı yudumlarken ellerini ısıtmanın, Türk Sanat Müziği dinlerken gözlerinden yaş akıtmanın ne demek olduğunu deneyimlememişti.

  • Rüzgarın saçları dalgalandırması
  • Denizde ayakları ıslatmak
  • Yağmurda ıslanmak
  • Sobada kestane yemek
  • Tavşan kanı çayı içmek
  • Türk Sanat Müziği dinlemek

Bir gün, tanıştığı biri ona yer elması ikram etti. Hediyenin ne demek olduğunu bilmediği için şaşırdı. Elinde evirip çevirdi, uzun uzun baktı. İkram eden kişi merakla onu izledi. İçinde bir sevda kıvılcımı yandı. "Neden yemiyorsun?" diye sorduğunda, "Sen neden yiyorsun?" cevabını aldı. "Tadından dolayı" dediğinde ise, "Tat nedir?" sorusuyla karşılaştı.

Aşkın Öğretmenliği

Hiç sevilmemişti adam... Ama ruhu şefkatle sarılmak, sevilmek istiyordu. Sevginin öğretmenliğini yapmaya karar verdi. Kendini durduramadı ve ona "Seni seviyorum" dedi. Sevilmeyi hiç tatmamış olan adam, heyecanla sordu: "Beni nasıl seviyorsun?"

"Seni, saçının bir telini koklamanın tüm acılarıma ilaç olacağını bilerek seviyorum. Elini tutmanın gönlümü gezdireceğini bilerek seviyorum. Gözlerinin hapsinde olmayı en gönüllü mahkumiyet bilerek seviyorum. Yağmurda ıslanmış saçlarımı taradığında tüm kederi toprağa gömeceğini hissederek seviyorum. Seni, papatya gibi titrek, kuzu gibi koşarak seviyorum. Yıldızlara aşkımı fısıldar gibi, yokluğunda bile varmışçasına seviyorum."

Söylenenleri tam olarak anlamamıştı belki ama ruhunda bir fener alayı başlamıştı. Gözlerini gözlerine dikerek, "Ben de seni öyle seviyorum" dedi.

Bu dokunaklı hikaye, aşkın ne olduğunu bilmeyen birinin, aşkı öğrenme ve yaşama çabasını anlatıyor. Sevgi, şefkat ve anlayışın insan hayatındaki dönüştürücü gücünü gözler önüne seriyor. Belki de aşk, sadece hissetmek değil, aynı zamanda anlamak ve anlatmaktır.

İlgili Haberler