27 Nisan 2025 Pazar

7 Gazeteciye Hapis Şoku! İddianame Detayları Ortaya Çıktı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik "yolsuzluk" iddialarıyla başlayan soruşturma, yeni bir boyut kazandı. Soruşturma sonrasında düzenlenen izinsiz gösterilere katıldıkları gerekçesiyle, aralarında gazetecilerin de bulunduğu 25 kişi hakkında iddianame düzenlendi. İddianamede, 7 gazetecinin gösterileri haber yapmak amacıyla takip ettiğine dair herhangi bir tespitin bulunmadığı belirtildi. Bu durum, basın özgürlüğü açısından tartışmaları da beraberinde getirdi.

İddianamede Neler Var?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturma sürecinde CHP'nin 19 Mart tarihinde ve sonraki günlerde İBB binası önünde ve Saraçhane Parkı'nda toplanma çağrısı yaptığı hatırlatıldı. İddianamede, bu çağrılar üzerine gerçekleşen gösterilere katılan 25 kişi hakkında, "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçundan 6'şar aydan 3'er yıla kadar hapis cezası talep edildiği belirtildi.

Gazetecilerin Durumu Ne Olacak?

İddianamede en dikkat çekici nokta ise, aralarında gazetecilerin de bulunduğu 7 kişinin durumuna ilişkin yapılan değerlendirme oldu. Savcılık, bu gazetecilerin gösterileri haber yapmak amacıyla takip ettiğine dair herhangi bir delil veya tespitin bulunmadığını iddia etti. Bu durum, gazetecilerin mesleki faaliyetlerini icra ederken karşılaştıkları zorlukları bir kez daha gündeme getirdi. Gazetecilerin avukatları, iddianameye itiraz ederek, müvekkillerinin basın özgürlüğü kapsamında hareket ettiklerini ve suç işlemediklerini savunacaklar.

Basın Özgürlüğü Tartışmaları

Bu iddianame, Türkiye'de basın özgürlüğü konusundaki tartışmaları alevlendirdi. Gazetecilerin haber takibi yaparken engellenmesi veya suçlanması, demokratik bir toplumda kabul edilemez bir durum olarak değerlendiriliyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) gibi uluslararası kuruluşlar, Türkiye'deki basın özgürlüğü ihlallerine sık sık dikkat çekerek, yetkilileri bu konuda daha duyarlı olmaya çağırıyor.

Türkiye'de basın özgürlüğü, son yıllarda sürekli olarak tartışılan ve eleştirilen bir konu olmuştur. Özellikle siyasi baskılar, gazetecilere yönelik şiddet olayları ve yargılamalar, basın özgürlüğünü tehdit eden unsurlar olarak öne çıkmaktadır. Bu tür olaylar, Türkiye'nin uluslararası arenadaki imajını da olumsuz etkilemektedir.

İBB soruşturması kapsamında 7 gazeteci hakkında hazırlanan iddianame, Türkiye'deki basın özgürlüğü tartışmalarını daha da derinleştirecek gibi görünüyor. Gazetecilerin haber takibi yaparken karşılaştıkları engellerin ve yargılamaların son bulması, demokratik bir toplumun olmazsa olmaz koşullarından biridir. Umuyoruz ki, bu süreç adil bir şekilde yürütülür ve gazetecilerin mesleki faaliyetlerini özgürce icra etmelerinin önü açılır.

İlgili Haberler